Tarım GES’lerde 15 bin MW’lık potansiyel var

Türkiye gibi güneşlenme süresi günlük yaklaşık yedi saati bulanan ülkeler için iklim kriziyle mücadelede en önemli araçlardan biri, ham maddesi bedava olan güneş enerjisi. Bu enerji aynı zamanda fosil yakıtların aksine çevreye zararlı emisyonlar yaymıyor ve temiz bir enerji kaynağı olarak öne çıkıyor.

1-14 Eylül 2024 tarihli sayıdan 

Bugün gelinen noktada Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 2024 yılı temmuz ayı verilerine göre, Türkiye’nin enerji kurulu gücü 112 bin 999 MW’a, kurulu gücün kaynaklara göre dağılımına bakıldığında ise güneşin payı yüzde 15,6’lara ulaşmış durumda. Yani Türkiye, güneşte 15 bin 701 MW’lık bir kurulu güce sahip.

Öte yandan Türkiye’deki toplam 30 bin 380 adet elektrik enerjisi üretim santralinin de 28 bin 288 adedini güneş kaynaklı santraller oluşturuyor. Uzmanlar, güneş enerjisinde benzersiz bir potansiyele sahip olan Türkiye’nin, her yıl 3 bin MW güneş enerjisi kaynağını sisteme dahil edebilecek güçte olduğuna dikkat çekiyor. GES kurulu gücünde artış hedeflenirken, tarımsal üretimin de eşzamanlı olarak aynı arazi üzerinde yapıldığı Tarım GES’ler de enerji sektöründe öne çıkan konuların başında geliyor.

İKİ KATINDA FAZLA ARTTI

2023 yılında dünyada 14 bin MW’ın üzerinde olan Tarım GES kapasitesinin, son bir yılda bunun iki katından fazla artış gösterdiğini belirten enerji uzmanları, “Kurulumlar dünyada hızla artıyor. Çünkü ülkeler Tarım GES’in tarım faaliyeti için kaçınılmaz olduğunu gördü. Çok yakın bir gelecekte tarımı; yanında, üzerinde, etrafında GES olmaksızın düşünemez olacağız. Tarım faaliyeti, güneş enerjisinden elektrik üretimi ile birlikte yeniden tasarlanacak” değerlendirmesinde bulunuyor.

Günümüzde Kenya gibi yoksul Afrika ülkelerinden İsveç gibi güneş yoksulu ülkelere kadar pek çok coğrafyada Tarım GES uygulamalarına rastlanıyor. 2013 yılından itibaren Japonya, Çin, Kore, Fransa, Almanya ve ABD’de uygulanan Tarım GES’ler; 14 bin MW toplam kurulu güce ulaşmış bulunuyor. Bugüne kadar 3 binden fazla tarım GES uygulamasının yapıldığı Japonya bu alanda ilk sırada yer alıyor. Japonya’da bu alanda gelişme kaydedilmesinin ardında devlet fonlarının büyük etkisi olduğunu belirtiliyor. Araştırmalar, Tarım GES uygulamalarının üzüm bağları ve yoğun meyve yetiştiriciliği yapılan tarım faaliyetlerinde özellikle olumlu yönde fayda sağladığını gösteriyor.

YUSUF BAHADIR TURHAN / SOLAR3GW

HENÜZ MEVZUAT YOK

Tarım GES, aynı arazinin hem tarımsal üretim hem de enerji üretimi için kullanabilmesine imkan tanıyor. Bunu yaparken aslında tarım ve enerji arasında bir sinerji kuruyor. Güneş panelleri, tarım ürünlerini dolu ya da güneş yanığı gibi ekstrem hava koşullarından korurken bir yandan da tarımsal üretime destek sulama, ilaçlama, ölçümleme gibi faaliyetlere yerinde ucuz enerji sağlıyor. Üretilen fazla elektriğin şebekeye satılmasının da çiftçilere ek gelir sağlayabildiğini belirten Solar3GW Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Bahadır Turhan, “Diğer taraftan panel altındaki bitkiler panellere bir soğutma etkisi yarattığından, panel verimliliği arttığı bilimsel çalışmalarda raporlanıyor. Özetle Tarım GES’de tam bir kazan-kazan durumu söz konusu” diyor.

Şu anda Türkiye’de mevzuat, tarım arazilerinde GES’lere izin vermiyor. Sadece öztüketim amaçlı ve arazinin yüzde 1’ini aşmayacak şekilde GES kurma izni alınabiliyor. Her arazinin yüzde 1’inin bu yönde tahsis edildiğini belirten Turhan, şöyle devam ediyor: “Oysa, tıpkı tarım arazilerindeki toplulaştırma faaliyeti gibi tarım GES konusundaki alanlarımızı da toplulaştırsak ve buna özel alanlar belirleyip bunları tarım GES YEKA’ları şeklinde ihale etsek, ölçek ekonomisinden dolayı büyük fayda sağlayabiliriz.”

SAHA KURULUMLARI VAR

Türkiye’de şu anda deneme amaçlı 100 kW büyüklüğünde kontrollü saha kurulumları var. Bunlardan en sonuncusu Ankara Ayaş’ta ODTÜ GÜNAM tarafından yapılan Tarım GES. Solar3GW de GÜNAM ve Tarım ve Orman Bakanlığı TAGEM Genel Müdürlüğü ile ortak yapacağı 100 kW gücündeki bir Tarım GES’i önümüzdeki yıl devreye alıp, akademik çalışmalara kaynaklık etmesini planlıyor.

Öte yandan Solar3GW’ın ‘Türkiye Güneş Enerjisi Sektörü: Tarım GES’ Raporu da Türkiye’nin toplam 234 bin kilometrekare tarım alanına sahip olduğu ve bu alanların binde 1’ine bugünün teknolojisiyle güneş panelleri kurulduğunda toplamda 11 bin MW’ın üzerinde güç elde etmenin mümkün olacağını ortaya koyuyor.

BURAK GÜNAY / WIN SOLAR

15 BİN MW’LIK POTANSİYEL VAR

Avrupa merkezli araştırmaların, tarım arazileri üzerinde kurulmuş bir GES’in, toprağın verimliliğini artırarak hem ürün miktarını hem de kalitesini yükselttiğini ortaya koyduğunu belirten Win Solar Kurucu Ortağı Burak Günay, Tarım GES uygulamalarının, yerinde enerji üretimi ve tüketimi sağlaması sayesinde enerji şebekesinin verimini artıracağını ve GES’lerin yaygınlaşmasına önemli katkılar sağlayacağını belirtiyor. “Ancak, mevcut mevzuat henüz Tarım GES uygulamalarına yer vermiyor. Bu nedenle, tarım arazilerini koruyacak şekilde bu alanlarda GES yatırımlarının yapılabilmesi için yasal çerçeve içerisinde detaylı şartlar ve standartların belirlenmesi gerekiyor. İnovatif ve teknolojik gelişmeler, muhafazakâr ve geleneksel düşüncelerle engellememeli. Ülkemizin bu alandaki potansiyeli etkin bir şekilde kullanılmalı” diye konuşan Günay, bu konudaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini söylüyor. Günay, “Tarım GES uygulamaları, ülkemizin bugüne kadar ulaştığı toplam 15 bin MW kurulu güç kadar bir kapasitenin sisteme entegrasyonunu sağlayabilecek. Bu değerlendirme ışığında, tarım GES’lerin potansiyel katkısı daha iyi anlaşılabilir bir hale geliyor” diye ekliyor.

UMUT GÜRBÜZ / ASUNIM TÜRKİYE

YENİ PİLOT UYGULAMALAR

Türkiye’de Ankara’dan sonra Kayseri ve Bursa’da planlanan birkaç pilot Tarım GES projesi daha olduğunu belirten Asunim Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Umut Gürbüz ise şunları anlatıyor: “Bildiğimiz kadarıyla Tarım ve Orman Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarımsal üretimle entegre edilen güneş enerjisi santrallerinin yaygınlaşmasını destekleyen düzenlemeler üzerinde uzun süredir çalışıyor. Bugün itibarıyla yalnızca özel izinli AR-GE projeleri ve pilot projeler kurulabiliyor. Aslında bu ülkemiz için bir eksiklik ve bu eksikliğin hızlı bir şekilde giderilerek, mevzuatsal olarak Tarım GES’lerin önü açılmalı, hukuksal tabanda bu sistemler kurulabilmeli.”

TARIM GES’İN AVANTAJLARI NELER?

  • Aynı arazinin hem tarımsal üretim hem de enerji üretimi için kullanabilmesine imkan tanıyor,
  • Güneş panelleri, tarım ürünlerini dolu ya da güneş yanığı gibi ekstrem hava koşullarından korurken bir yandan da tarımsal üretime destek sulama, ilaçlama, ölçümleme gibi faaliyetlere yerinde ucuz enerji sağlıyor,
  • FV modüllerin altında yetiştirilen mahsüllerin toprağın ısı derecesini düşük tutması nedeniyle modüllerin performansını artırıyor,
  • Tarım arazisi sahiplerinin gelir kaynaklarını çeşitlendirip, elektrik maliyetlerine katkı sağlıyor,
  • Araziyi hem tarım hem de elektrik üretimi için iki amaca hizmet edecek şekilde kullanabilme avantajı sunuyor,
  • Özellikle kurak coğrafyalarda yağmur suyundan faydalanabilme avantajı sağlıyor,
  • Yerinde üretim-tüketim konusunda enerji dönüşümüne uygun bir çözüm sunuyor,
  • Üretilen fazla elektriğin şebekeye satılması ile çiftçilere ek gelir sağlayabiliyor.

CEM ÖZKÖK / ENERJİ YATIRIMCILARI DERNEĞİ (GÜYAD) BAŞKANI

“Finansal destek sağlanmalı”
“Tarım GES uygulamaları, enerji ve tarım sektörlerini entegre eden yenilikçi bir çözüm olarak, gelecekte tarımsal üretimde önemli bir rol oynayabilir. Bu sistemler hem enerji üretimi hem de tarımsal verimlilik açısından çiftçilere büyük avantajlar sunuyor. Dikkatli bir planlama, uygun düzenleyici çerçevelerin oluşturulması ve finansal desteklerin sağlanması gerekiyor. GES panellerinin tarım alanlarına yerleştirilmesi sırasında, ekim ve hasat süreçlerini etkilemeyecek alanların tercih edilmesi önemli. Özellikle enerji tüketimi diğer tarımsal faaliyetlere göre daha yüksek olan hayvancılık sektöründe de modern ahırların üzerine GES panellerinin kurulması öne çıkıyor. Bu faktörler göz önüne alındığında, özellikle öz tüketim amacıyla gerçekleştirilecek projelerin, kapasite sınırlarına takılmadan ve bağlantı görüşü almadan kendi tüketimleri için bu sistemleri kurabilmelerine olanak tanınmalı. Bu durum, çiftçilerin enerji maliyetlerini düşürmelerine ve daha sürdürülebilir bir tarım pratiği geliştirmelerine katkı sağlar.”

Umarız işinize yarayan bir içerik olmuştur

Yorum yapın